Eda'nın sihirli bir bardağın sırrını çözmeye çalıştığı bir macera. Yumuşak koltukta bardağın kırılmaması, Eda'nın merakını uyandırır ve bu gizemi çözmek için çeşitli engellerle karşılaşır.
Eda, pazar sabahı güneşin hafifçe süzüldüğü salonun rahat koltuğunda oturuyordu. Annesi taze portakal suyu sıkmış, mis gibi kokular tüm evi doldurmuştu. Eda, keyifle portakal suyunu içerken televizyonun karşısında sevdiği çizgi filmi izliyordu. Meyve suyunu bitirdikten sonra, bardağı mutfağa götürmek için yerinden kalktı. Tam o sırada bir şey oldu. Bardak elinden kaydı ve yumuşak koltuğun üzerine düştü.
Eda hızla eğildi ve annesine seslendi: - Anne! Bardak düştü, galiba kırıldı! dedi endişeyle. Annesi mutfaktan seslendi: - Ah canım, bir şey oldu mu? Kırıldı mı? Eda, bardağı eline aldı, ama şaşkınlıkla baktı. Bardakta bir çatlak bile yoktu!
Eda'nın aklı karışmıştı. - Anne! Bardak kırılmamış! dedi, şaşkınlıkla. Annesi mutfağa geldi ve gülümseyerek sordu: - Peki, nasıl oldu da kırılmadı, sence? Eda durdu ve düşündü. Bardağın koltuğun üzerine düştüğünü hatırladı.
Eda birden aklına bir fikir geldi: - Anne! Çünkü koltuk yumuşak, bardak ona düştüğü için kırılmadı! dedi sevinçle. Annesi gülümsedi ve başını salladı: - Doğru, yumuşak şeyler sert olanları koruyabilir. Peki, bardak sert bir yere düşseydi ne olurdu?
Eda biraz düşündü ve cevap verdi: - O zaman bardak kesin kırılırdı. Bu konuşmadan sonra Eda, annesiyle birlikte evdeki diğer nesneleri inceledi. Yumuşak olanları ve sert olanları ayırdılar, hangisinin bir nesneyi koruyabileceğini düşündüler. Eda bu olaydan çok şey öğrenmişti.
Günün sonunda, annesi Eda'ya dönüp gülümsedi: - Bugün sert ve yumuşak şeyler hakkında çok şey öğrendik, değil mi? Eda gülümsedi ve başını salladı: - Evet anne! Hem de bardağımı kırmadan öğrendim!
Eda için bu, sadece bir bardak olayı değildi. Artık daha dikkatli ve meraklıydı. - Anne, başka neler öğrenebilirim? diye sordu heyecanla. Annesi sevgiyle Eda'ya baktı: - Merakın seni her zaman doğru yola götürecek, canım.
Eda, sihirli bardağın sırrını çözmüştü. Ama bu macera, onun öğrenme isteğini daha da artırmıştı. Annesi, Eda'nın merakına her zaman rehberlik edecekti. Eda, bu deneyimle daha da bilge bir çocuk olmuştu. Ve kim bilir, belki başka sihirli eşyaların sırlarını da çözebilirdi.
Eda, pazar sabahı güneşin hafifçe süzüldüğü salonun rahat koltuğunda oturuyordu. Annesi taze portakal suyu sıkmış, mis gibi kokular tüm evi doldurmuştu. Eda, keyifle portakal suyunu içerken televizyonun karşısında sevdiği çizgi filmi izliyordu. Meyve suyunu bitirdikten sonra, bardağı mutfağa götürmek için yerinden kalktı. Tam o sırada bir şey oldu. Bardak elinden kaydı ve yumuşak koltuğun üzerine düştü.
Eda hızla eğildi ve annesine seslendi: - Anne! Bardak düştü, galiba kırıldı! dedi endişeyle. Annesi mutfaktan seslendi: - Ah canım, bir şey oldu mu? Kırıldı mı? Eda, bardağı eline aldı, ama şaşkınlıkla baktı. Bardakta bir çatlak bile yoktu!
Eda'nın aklı karışmıştı. - Anne! Bardak kırılmamış! dedi, şaşkınlıkla. Annesi mutfağa geldi ve gülümseyerek sordu: - Peki, nasıl oldu da kırılmadı, sence? Eda durdu ve düşündü. Bardağın koltuğun üzerine düştüğünü hatırladı.
Eda birden aklına bir fikir geldi: - Anne! Çünkü koltuk yumuşak, bardak ona düştüğü için kırılmadı! dedi sevinçle. Annesi gülümsedi ve başını salladı: - Doğru, yumuşak şeyler sert olanları koruyabilir. Peki, bardak sert bir yere düşseydi ne olurdu?
Eda biraz düşündü ve cevap verdi: - O zaman bardak kesin kırılırdı. Bu konuşmadan sonra Eda, annesiyle birlikte evdeki diğer nesneleri inceledi. Yumuşak olanları ve sert olanları ayırdılar, hangisinin bir nesneyi koruyabileceğini düşündüler. Eda bu olaydan çok şey öğrenmişti.
Günün sonunda, annesi Eda'ya dönüp gülümsedi: - Bugün sert ve yumuşak şeyler hakkında çok şey öğrendik, değil mi? Eda gülümsedi ve başını salladı: - Evet anne! Hem de bardağımı kırmadan öğrendim!
Eda için bu, sadece bir bardak olayı değildi. Artık daha dikkatli ve meraklıydı. - Anne, başka neler öğrenebilirim? diye sordu heyecanla. Annesi sevgiyle Eda'ya baktı: - Merakın seni her zaman doğru yola götürecek, canım.
Eda, sihirli bardağın sırrını çözmüştü. Ama bu macera, onun öğrenme isteğini daha da artırmıştı. Annesi, Eda'nın merakına her zaman rehberlik edecekti. Eda, bu deneyimle daha da bilge bir çocuk olmuştu. Ve kim bilir, belki başka sihirli eşyaların sırlarını da çözebilirdi.
Discover other books with the same style
A young girl named Willow embarks on a journey to understand the wisdom of words. She faces challenges that test her ability to communicate honestly and kindly with others, all while learning the importance of self-awareness and empathy.
Seth, a 30-year-old man who dies of lung cancer, finds himself in Heaven where he meets the Lord Jesus. Struggling with the concept of eternity and unending light, Seth embarks on a journey of wisdom and truth, learning profound lessons about life and himself.
Join Kai, a curious 4-year-old with short, ruffled hair, as he embarks on a fun and adventurous journey across Australia. Kai is on a mission to find out where different animals go to the bathroom. But what seems like a simple task soon becomes a challenging quest filled with unexpected obstacles. With courage and determination, Kai learns important lessons about facing fears, asking for help, and finding solutions in the most unusual places.
CreateBookAI © 2025